Çanakkale’nin Bozcaada ilçesinde, turizm baskısı altında kalan bağcılığın desteklenmesi için düzenlenen bağ bozumu turlarına, ünlülerin desteği sürüyor. Bozcaada aşığı komedyen ve oyuncu Ata Demirer de çavuş üzümü üretimini desteklemek amacıyla bağbozumu yaptı, topladığı üzümlerin tadına baktı, “Yimelere doyamayacaksınız” diyerek, herkesi Ada'ya davet etti. Demirer, ‘Kargalar yimeden sen yi’ diyerek çavuş üzümüne yeni bir reklam spotu buldu.
Bozcaada Kaymakamlığı'nın desteğiyle, İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ve S.S. Bozcaada Tarımsal Kalkınma Kooperatifi tarafından çavuş üzümü pazarını genişletmek için başlatılan bağ bozumu turları devam ediyor. Çavuş üzümünü desteklemek için bağbozumu turlarına katılan ünlüler kervanına şarkıcı Feridun Düzağaç’tan sonra, komedyen ve oyuncu Ata Demirer de eklendi. Ata Demirer, Bozcaadalı üzüm üreticileri ve Kaymakam Mustafa Akın ile birlikte Çayır mevkiindeki bağda üzüm topladı. Makasla kestiği üzüm salkımlarıyla sepetini doldurdu. Bu sırada yaptığı espriler ile hem beraberindekileri kahkahaya boğdu, hem de Bozcaada’nın ünlü çavuş üzümünün tanıtımını yaptı.
'YİMELERE DOYAMAYACAKSINIZ'
Bağbozumu turları için geliştirilen ‘Tak sepeti koluna, haydi bağ bozumuna’ ve ‘Bağda izin olsun, üzüm yemeye yüzün olsun’ sloganlarını beğenmeyen Ata Demirer, “Yok bunlar olmaz. ‘Bağa gel bostana gel.’ Bunu da sevmedim. Bak ben daha güzelini bulabilirim” diyerek, ‘Kargalar yimeden sen yi’ sloganıyla çavuş üzümüne yeni bir reklam sloganı üretti. Bugünlerde Bozcaada'da bağbozumu günleri yapıldığını, herkesi üzüm toplamaya ve yemeye beklediklerini söyleyen Ata Demirer, "Çavuş üzümü, çok özel bir sofra üzümü. Çok şekerli. Kendine has bir aroması, bir tadı var ve onu daha çok geliştirmek, tanıtmak istiyoruz. Yimelere doyamayacaksınız. O kadar söyleyeyim size. Hepinizi Bozcaada bağ bozumuna bekliyoruz” diye konuştu.
'AYHAN SİCİMOĞLU BİLE BENİM KADAR LEZZETLİ YİYEMEZ'
Ata Demirer, toplayıp tadına baktığı çavuş üzümü için 'Efsane' tanımını yaptıktan sonra, "Ayhan Sicimoğlu bile benim kadar lezzetli yiyemez şu anda” esprisiyle çevresindekileri güldürdü. Üzüm yerken, “Şekerden gidebilirim şu anda. Bir tane üzümde bir kova şeker varmış gibi, ama doğal. Tanrının şekeri. Deniz, toprak, rüzgar” diyerek çavuş üzümünden övgüyle bahsetti.
'ÇAVUŞ ÜZÜMÜNÜ BEKLEYEN BAZI TEHLİKELER VAR'
Çavuş üzümünü bekleyen bazı tehlikeler olduğuna vurgu yapan Ata Demirer, “Adamızda ev pansiyonculuğu biraz fazla gelişti. Doğal olarak çavuş üzümüne beklenen ehemmiyet gösterilememe ihtimalleri doğmaya başladı. Oysa ki bu çok kıymetli bir üzüm. Bağların yaşamasını istiyoruz. Siz sevgili vatandaşları çavuş üzümü yemeye, bol bol çavuş üzümü almaya ve üreticiyi bir şekilde desteklemeye bekliyoruz” dedi.
‘TURİZM İKSİRİNİN DOZU FAZLA KAÇMIŞ’
Bozcaada Kaymakamı Mustafa Akın ise, “Sevgili Ata, adamızı ada yapan en önemli simgelerden birisi. Yıllar önce ‘Eyvan Eyvah’ filmiyle çok önemli bir turizm iksiri vermiş Ada’ya. Ama yıllar içinde bu doz aşırı kaçmış. Şimdi kendisi bu aşırı dozun yan etkilerini gidermek üzere ayrı bir faaliyetin içerisinde. Aşırı dozun en çok mağduru çavuş üzümü olmuş. Şu anda kendisi de el attı. Yan etkilerini giderecek. Bundan sonra turizm ve bağcılık uzun yıllar boyunca hep beraber devam edecek. Kendisine çok teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Bozcaada'da bağ evlerinin son yıllarda süratle pansiyona dönüştürülmesi nedeniyle bağcılık turizmin baskısı altında kalmaya başladı. Çavuş üzümü üretimi turizmin gerisinde kaldı. Gelişen turizm Bozcaada'da betonlaşma tehlikesini de beraberinde getirdi. Bu konuda önemli mesajlar veren Ata Demirer de şunları söyledi:
“Sevgili seyirciler, bizi seyreden kıymetli insanlar; biz filmlerimizde zeytinlikleri kesmeye, bağları kesip turizme katmaya önermeler yapmadık hiç ve yapmıyoruz. Lütfen oraları güzel bırakalım. Çünkü oralar güzel olduğu için o filmleri oralarda çekip size getiriyoruz ve sunuyoruz. Hiçbir şekilde önermemiz kötü turizm değil o filmlerde. Bu çavuş üzümü endemik bir türdür, çok az bir coğrafyada bulunur. Bildiğim kadarıyla da bir miktar Çanakkale ve Gökçeada’da. Başka da bir yerde olmaz Türkiye topraklarında bildiğim kadarıyla. O zeytinlikler kesilirse, bu bağlar yok olursa, o filmleri çekecek hikayeler de yazamayız ve öyle yerlerde olmaz. Bize soğuk o kış gecelerinde hiçbir şekilde ilham vermez. Ama şu an çok şey verebiliyor.“
Rum asıllı Bozcaadalı bağcı Diyojen Izvinko ise, beklentilerinin piyasanın açılması olduğunu ifade ederek, "Çavuş üzümü için inşallah iyi bir satış olur. Çavuş üzümü Ada'nın geçim kaynağı. İstanbul’a gönderirdik, çok güzel para kazanırdık. Şimdi yaptığımız masrafı kurtaramıyoruz maalesef” dedi.
Bir diğer üretici Cahit Balcı da, ”Bu kampanyayı hazırlayanlara çok teşekkür ederiz. Bunun devamını bekleriz. Çavuş üzümünü öldürmemek lazım. Çünkü Bozcaada’nın sembolüdür” şeklinde konuştu.
Kaynak: DHA
Bozcaada Kaymakamlığı'nın desteğiyle, İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ve S.S. Bozcaada Tarımsal Kalkınma Kooperatifi tarafından çavuş üzümü pazarını genişletmek için başlatılan bağ bozumu turları devam ediyor. Çavuş üzümünü desteklemek için bağbozumu turlarına katılan ünlüler kervanına şarkıcı Feridun Düzağaç’tan sonra, komedyen ve oyuncu Ata Demirer de eklendi. Ata Demirer, Bozcaadalı üzüm üreticileri ve Kaymakam Mustafa Akın ile birlikte Çayır mevkiindeki bağda üzüm topladı. Makasla kestiği üzüm salkımlarıyla sepetini doldurdu. Bu sırada yaptığı espriler ile hem beraberindekileri kahkahaya boğdu, hem de Bozcaada’nın ünlü çavuş üzümünün tanıtımını yaptı.
'YİMELERE DOYAMAYACAKSINIZ'
Bağbozumu turları için geliştirilen ‘Tak sepeti koluna, haydi bağ bozumuna’ ve ‘Bağda izin olsun, üzüm yemeye yüzün olsun’ sloganlarını beğenmeyen Ata Demirer, “Yok bunlar olmaz. ‘Bağa gel bostana gel.’ Bunu da sevmedim. Bak ben daha güzelini bulabilirim” diyerek, ‘Kargalar yimeden sen yi’ sloganıyla çavuş üzümüne yeni bir reklam sloganı üretti. Bugünlerde Bozcaada'da bağbozumu günleri yapıldığını, herkesi üzüm toplamaya ve yemeye beklediklerini söyleyen Ata Demirer, "Çavuş üzümü, çok özel bir sofra üzümü. Çok şekerli. Kendine has bir aroması, bir tadı var ve onu daha çok geliştirmek, tanıtmak istiyoruz. Yimelere doyamayacaksınız. O kadar söyleyeyim size. Hepinizi Bozcaada bağ bozumuna bekliyoruz” diye konuştu.
'AYHAN SİCİMOĞLU BİLE BENİM KADAR LEZZETLİ YİYEMEZ'
Ata Demirer, toplayıp tadına baktığı çavuş üzümü için 'Efsane' tanımını yaptıktan sonra, "Ayhan Sicimoğlu bile benim kadar lezzetli yiyemez şu anda” esprisiyle çevresindekileri güldürdü. Üzüm yerken, “Şekerden gidebilirim şu anda. Bir tane üzümde bir kova şeker varmış gibi, ama doğal. Tanrının şekeri. Deniz, toprak, rüzgar” diyerek çavuş üzümünden övgüyle bahsetti.
'ÇAVUŞ ÜZÜMÜNÜ BEKLEYEN BAZI TEHLİKELER VAR'
Çavuş üzümünü bekleyen bazı tehlikeler olduğuna vurgu yapan Ata Demirer, “Adamızda ev pansiyonculuğu biraz fazla gelişti. Doğal olarak çavuş üzümüne beklenen ehemmiyet gösterilememe ihtimalleri doğmaya başladı. Oysa ki bu çok kıymetli bir üzüm. Bağların yaşamasını istiyoruz. Siz sevgili vatandaşları çavuş üzümü yemeye, bol bol çavuş üzümü almaya ve üreticiyi bir şekilde desteklemeye bekliyoruz” dedi.
‘TURİZM İKSİRİNİN DOZU FAZLA KAÇMIŞ’
Bozcaada Kaymakamı Mustafa Akın ise, “Sevgili Ata, adamızı ada yapan en önemli simgelerden birisi. Yıllar önce ‘Eyvan Eyvah’ filmiyle çok önemli bir turizm iksiri vermiş Ada’ya. Ama yıllar içinde bu doz aşırı kaçmış. Şimdi kendisi bu aşırı dozun yan etkilerini gidermek üzere ayrı bir faaliyetin içerisinde. Aşırı dozun en çok mağduru çavuş üzümü olmuş. Şu anda kendisi de el attı. Yan etkilerini giderecek. Bundan sonra turizm ve bağcılık uzun yıllar boyunca hep beraber devam edecek. Kendisine çok teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Bozcaada'da bağ evlerinin son yıllarda süratle pansiyona dönüştürülmesi nedeniyle bağcılık turizmin baskısı altında kalmaya başladı. Çavuş üzümü üretimi turizmin gerisinde kaldı. Gelişen turizm Bozcaada'da betonlaşma tehlikesini de beraberinde getirdi. Bu konuda önemli mesajlar veren Ata Demirer de şunları söyledi:
“Sevgili seyirciler, bizi seyreden kıymetli insanlar; biz filmlerimizde zeytinlikleri kesmeye, bağları kesip turizme katmaya önermeler yapmadık hiç ve yapmıyoruz. Lütfen oraları güzel bırakalım. Çünkü oralar güzel olduğu için o filmleri oralarda çekip size getiriyoruz ve sunuyoruz. Hiçbir şekilde önermemiz kötü turizm değil o filmlerde. Bu çavuş üzümü endemik bir türdür, çok az bir coğrafyada bulunur. Bildiğim kadarıyla da bir miktar Çanakkale ve Gökçeada’da. Başka da bir yerde olmaz Türkiye topraklarında bildiğim kadarıyla. O zeytinlikler kesilirse, bu bağlar yok olursa, o filmleri çekecek hikayeler de yazamayız ve öyle yerlerde olmaz. Bize soğuk o kış gecelerinde hiçbir şekilde ilham vermez. Ama şu an çok şey verebiliyor.“
Rum asıllı Bozcaadalı bağcı Diyojen Izvinko ise, beklentilerinin piyasanın açılması olduğunu ifade ederek, "Çavuş üzümü için inşallah iyi bir satış olur. Çavuş üzümü Ada'nın geçim kaynağı. İstanbul’a gönderirdik, çok güzel para kazanırdık. Şimdi yaptığımız masrafı kurtaramıyoruz maalesef” dedi.
Bir diğer üretici Cahit Balcı da, ”Bu kampanyayı hazırlayanlara çok teşekkür ederiz. Bunun devamını bekleriz. Çavuş üzümünü öldürmemek lazım. Çünkü Bozcaada’nın sembolüdür” şeklinde konuştu.