Çanakkale'nin Çan ilçesine bağlı Halilağa köyü Dereoba mevkisinde 3 tilki ve 1 çakal ile 1 köpeğin zehir karıştırılmış domuz eti verilerek, öldürüldüğü iddiası üzerine Doğa Koruma ve Milli Parklar ile Tarım ve Orman Müdürlüğü ekipleri bölgede inceleme yaptı, jandarma soruşturma başlattı. Bir tilkiden alınan numune, 5 hayvanın ölüm nedenini belirlemek için laboratuvara gönderildi.
Çan ilçesine 40 kilometre mesafede bulunan Halilağa köyünde yaşayan Cengiz Doğan (23), hafta sonu gezmeye gittiği Dereoba mevkisinde 3 tilki, 1 çakal ve 1 köpeğin ölüsünü buldu.
5 hayvanın zehirli domuz eti verilerek, öldürüldüğü yönündeki iddiaların basında yer alması üzerine bugün bölgeye, Doğa Koruma ve Milli Parklar Çanakkale Şube Müdürlüğü, İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ve jandarma ekipleri, Muhtar Necdet Alkan ile birlikte giderek, keşif yaptı. Ekipler ölen hayvanların yanında bir domuz omurgası kemiği ile ayak parçası buldu.
Ölen hayvanların kokmaya başladığı, kuduz vakası olma ihtimali bulunmadığı bildirildi İstanbul'daki Veteriner Kontrol Enstitüsü'ne gönderilmek üzere bir tilkiden numune alındı. Ölü hayvanlar, Doğa Koruma ve Milli Parklar Çanakkale İl Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından poşetlere konulup, güvenli bir alanda gömüldü.
Keşif sonunda Doğa Koruma ve Milli Parklar Çanakkale İl Şube Müdür Vekili Ozan Hacıalioğlu, İlçe Tarım ve Orman Müdürü Belma Türe, Halilağa Köyü Muhtarı Necdet Alkan ile jandarma, tutanak tuttu.
MUHTAR: ÇOK ÜZGÜNÜZ
Jandarma soruşturma başlatırken, Halilağa Köyü Muhtarı Necdet Alkan, "Biz bu ormanları koruyan bir orman köyüyüz. Bu ormanları korumasak bu hayvanlar olmaz. Zehirlenme olup olmadığı kesin değil. Belki zehirlenme olabilir. İnşallah öyle değildir. Köy olarak çok üzüldük. Kimin yaptığı meçhul. İlk defa böyle bir şey yaşıyoruz. Çok büyük yüzölçümü olan bir ormandayız. Burası 7-8 tane köyün mevkisi. Bizden mi yoksa başka yerden mi? Kim yaptıysa üzücü" dedi.
Alkan, hayvanların domuz etiyle zehirlendiği iddiaları ile ilgili olarak da "Domuzun omurga kemiği var. Ama zehir mi, kuduz mu bu laboratuvarda belirlenecek. Zehirle ilgili şüphe var. Bu konuda köylümüzü uyaracağız. Kaymakamlığımız vasıtasıyla çevre köyleri de bilgilendireceğiz. İnşallah bir daha olmaz. Ormanları koruyoruz. Bu hayvanlar bizim sayemizde yaşıyor. Eğer olacaksa başka türlü bir mücadele yapılabilirdi" diye konuştu.
Kaynak: DHA
Çan ilçesine 40 kilometre mesafede bulunan Halilağa köyünde yaşayan Cengiz Doğan (23), hafta sonu gezmeye gittiği Dereoba mevkisinde 3 tilki, 1 çakal ve 1 köpeğin ölüsünü buldu.
5 hayvanın zehirli domuz eti verilerek, öldürüldüğü yönündeki iddiaların basında yer alması üzerine bugün bölgeye, Doğa Koruma ve Milli Parklar Çanakkale Şube Müdürlüğü, İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ve jandarma ekipleri, Muhtar Necdet Alkan ile birlikte giderek, keşif yaptı. Ekipler ölen hayvanların yanında bir domuz omurgası kemiği ile ayak parçası buldu.
Ölen hayvanların kokmaya başladığı, kuduz vakası olma ihtimali bulunmadığı bildirildi İstanbul'daki Veteriner Kontrol Enstitüsü'ne gönderilmek üzere bir tilkiden numune alındı. Ölü hayvanlar, Doğa Koruma ve Milli Parklar Çanakkale İl Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından poşetlere konulup, güvenli bir alanda gömüldü.
Keşif sonunda Doğa Koruma ve Milli Parklar Çanakkale İl Şube Müdür Vekili Ozan Hacıalioğlu, İlçe Tarım ve Orman Müdürü Belma Türe, Halilağa Köyü Muhtarı Necdet Alkan ile jandarma, tutanak tuttu.
MUHTAR: ÇOK ÜZGÜNÜZ
Jandarma soruşturma başlatırken, Halilağa Köyü Muhtarı Necdet Alkan, "Biz bu ormanları koruyan bir orman köyüyüz. Bu ormanları korumasak bu hayvanlar olmaz. Zehirlenme olup olmadığı kesin değil. Belki zehirlenme olabilir. İnşallah öyle değildir. Köy olarak çok üzüldük. Kimin yaptığı meçhul. İlk defa böyle bir şey yaşıyoruz. Çok büyük yüzölçümü olan bir ormandayız. Burası 7-8 tane köyün mevkisi. Bizden mi yoksa başka yerden mi? Kim yaptıysa üzücü" dedi.
Alkan, hayvanların domuz etiyle zehirlendiği iddiaları ile ilgili olarak da "Domuzun omurga kemiği var. Ama zehir mi, kuduz mu bu laboratuvarda belirlenecek. Zehirle ilgili şüphe var. Bu konuda köylümüzü uyaracağız. Kaymakamlığımız vasıtasıyla çevre köyleri de bilgilendireceğiz. İnşallah bir daha olmaz. Ormanları koruyoruz. Bu hayvanlar bizim sayemizde yaşıyor. Eğer olacaksa başka türlü bir mücadele yapılabilirdi" diye konuştu.