Çanakkale’de lise öğrencisi Dilara Sak (18), 1 yıldır organ bekleyen babası Şaban Sak’a (57) böbreğini vermeye hazırlanırken, uygun böbrek bulunduğu haberi geldi. Şaban Sak, nakil olarak sağlığına kavuştu.
İstanbul’da yaşayan 2 çocuk babası Şaban Sak, hipertansiyona bağlı böbrek yetmezliğine yakalandı. 2,5 yıldır diyalize bağlı olarak yaşam mücadelesi veren Şaban Sak, böbrek nakli olmak için 1 yıl önce Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Sağlık, Uygulama ve Araştırma Hastanesi Organ Nakil Merkezi’ne başvurdu. Nakil bekleyen Sak'a böbrek nakli için sıra gelmesine rağmen dokumu uyumu gerçekleşmediği için nakil olamadı. Babası Şaban Sak'ın daha fazla diyalize bağlı yaşamasına gönlü razı gelmeyen lise 3'üncü sınıf öğrencisi Dilara Sak, böbreğini vermek istediğini söyledi. Doku uyum testi için süreç başladı ve Haziran ayında kızı Dilara'dan alınacak böbrekle nakil olmayı bekleyen Şaban Sak'a, 27 Şubat günü ikinci kez nakil sırası geldi. Bursa'da beyin ölümü gerçekleşen bir kişinin yakınları organlarını bağışladı. Doku uyum testlerinin pozitif çıkmasının ardından sağ böbrek nakli yapılan Şaban Sak, sağlına kavuştu. Sak'ın ilk işi ise, kana kana su içmek oldu.
ÇOMÜ Organ Nakil Merkezi Müdürü Prof. Dr. Cabir Alan, ameliyatın başarılı geçtiğini belirterek, "Her yıl 25 bin civarında insan böbrek nakli bekliyor. Bu sayı günden güne artmaktadır. İnsanlar çaresizlikten yakınlarından organ alarak hayata tutunmaya çalışmakta. Bu kabul edilebilir bir durum değil. Düşünün ki siz hastasınız, makineye bağlı yaşıyorsunuz. Çaresizlikten sizin yakınınız organını vermeyi kabul ediyor. Bu potansiyel olarak diğer kişinin hasta olmasına neden oluyor. İdeal olan, kabul edilmesi gereken kadavra dediğimiz, yoğun bakımlarda beyin ölümü gerçekleşmiş kişilerden alınan organların nakil edilmesidir” diye konuştu.
Böbrek nakliyle tekrar sağlığına kavuşan Şaban Sak ise, "2.5 yıl haftanın 3-4 günü devamlı diyalize girdim. Çok zorladım. İşimi gücümü yapamıyordum. Benim için çok zor oluyordu. Bu bağış çok iyi oldu. Herkesin organ bağışına destek vermesini istiyorum. Böbrek nakli olmamda organ bağışında bulunan aileden Allah razı olsun” dedi.
Kaynak: DHA
İstanbul’da yaşayan 2 çocuk babası Şaban Sak, hipertansiyona bağlı böbrek yetmezliğine yakalandı. 2,5 yıldır diyalize bağlı olarak yaşam mücadelesi veren Şaban Sak, böbrek nakli olmak için 1 yıl önce Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Sağlık, Uygulama ve Araştırma Hastanesi Organ Nakil Merkezi’ne başvurdu. Nakil bekleyen Sak'a böbrek nakli için sıra gelmesine rağmen dokumu uyumu gerçekleşmediği için nakil olamadı. Babası Şaban Sak'ın daha fazla diyalize bağlı yaşamasına gönlü razı gelmeyen lise 3'üncü sınıf öğrencisi Dilara Sak, böbreğini vermek istediğini söyledi. Doku uyum testi için süreç başladı ve Haziran ayında kızı Dilara'dan alınacak böbrekle nakil olmayı bekleyen Şaban Sak'a, 27 Şubat günü ikinci kez nakil sırası geldi. Bursa'da beyin ölümü gerçekleşen bir kişinin yakınları organlarını bağışladı. Doku uyum testlerinin pozitif çıkmasının ardından sağ böbrek nakli yapılan Şaban Sak, sağlına kavuştu. Sak'ın ilk işi ise, kana kana su içmek oldu.
ÇOMÜ Organ Nakil Merkezi Müdürü Prof. Dr. Cabir Alan, ameliyatın başarılı geçtiğini belirterek, "Her yıl 25 bin civarında insan böbrek nakli bekliyor. Bu sayı günden güne artmaktadır. İnsanlar çaresizlikten yakınlarından organ alarak hayata tutunmaya çalışmakta. Bu kabul edilebilir bir durum değil. Düşünün ki siz hastasınız, makineye bağlı yaşıyorsunuz. Çaresizlikten sizin yakınınız organını vermeyi kabul ediyor. Bu potansiyel olarak diğer kişinin hasta olmasına neden oluyor. İdeal olan, kabul edilmesi gereken kadavra dediğimiz, yoğun bakımlarda beyin ölümü gerçekleşmiş kişilerden alınan organların nakil edilmesidir” diye konuştu.
Böbrek nakliyle tekrar sağlığına kavuşan Şaban Sak ise, "2.5 yıl haftanın 3-4 günü devamlı diyalize girdim. Çok zorladım. İşimi gücümü yapamıyordum. Benim için çok zor oluyordu. Bu bağış çok iyi oldu. Herkesin organ bağışına destek vermesini istiyorum. Böbrek nakli olmamda organ bağışında bulunan aileden Allah razı olsun” dedi.