Çanakkale'nin Bayramiç İlçesi’ne bağlı Evciler Köyü’nde bulunan, doğa ve şifa bilimci Alman bilim insanı Paul Ernst Emil Sintenis’in yaşadığı mağaranın turizme kazandırılması için çalışma başlatıldı.
Bayramiç ilçesine bağlı Evciler Köyü’nde bulunan, doğa ve şifa bilimci Alman bilim insanı Paul Ernst Emil Sintenis’in bitkilerini toplarken Kaz Dağları’nda yaşadığı mağara turizme açılıyor. Atçukuru mevkisindeki mağarada Evciler Köyü Muhtarı Gökhan Öner ile incelemelerde bulunan Bayramiç Kaymakamı Sercan Gökdemir, köylüler tarafından bulunan mağaranın turizme kazandırılması için çalışmalara başladıklarını söyledi.
910 metre rakımda bulunan ve içerisinde büyük bir şelalenin de bulunduğu mağarada 1887 yılında Kazdağları’na gelen doğa ve şifa bilimcisi Sintenis’in yaşadığını ve bölgeden ilk bitkilerini topladığını belirten Kaymakam Sercan Gökdemir, "Dünyanın ilk şifa ve doğa bilimcisi Sintenis, Alman bir botanikçi, eczacı ve bitki koleksiyoncusuydu. İlk bitkilerini o dönemde bu bölgelerden toplayarak Alman ilaç sanayisinin hizmetine sunmuş. İçerisinde Kazdağları’nın bir çok endemik bitkisinin de bulunduğu Sintenis’in herbaryumu, İsveç’te bulunan Lund Üniversitesi’nde korunmakta. Bazı bitkiler ise British Museum, Harvard, New York Botanik Bahçesi ve Ulusal Doğa Müzesi’ni süslemekte. Biz de bu bölgeden elde edilen endemik bitkilerle Kaz Dağları herberyumunu kurmayı planlıyoruz" dedi.
Mağaranın kaç kilometre uzunlukta olduğunu tespit edemediklerini belirten Kaymakam Gökdemir, "Genişliğinin 1,5 metre yüksekliğinin ise 20-30 metreye kadar ulaştığı mağaranın içinden su geçmesi ve çok soğuk olması nedeniyle şu an sonuna kadar giden olmamış. Köylülerden edindiğimiz bilgilere göre içerisinde bazı bölümlerin olduğu ve duvarlarında yazılar olduğu söyleniyor. İlerleyen günlerde bu tespitleri yaparak daha geniş kapsamlı çalışmalara başlayacağız. Mağaranın duvarlarında bulunan yazılar bize büyük bir referans olacak” diye konuştu.
Alpler’den sonra dünyanın oksijen yoğunluğunun en fazla olduğu bölge olan Kaz Dağları’nın endemik flora açısından da ciddi bir zenginliğe sahip olduğunun altını çizen Kaymakam Gökdemir, şunları söyledi:
"Kaz Dagˆları’nda bulunan bir çok endemik bitki, kozmetik ve ilaç sanayisinde kullanılmakta. Binlerce bitki florası bulunan bo¨lgede,70 şifalı endemik bitkinin 32’si dünya da sadece Kaz dağlarında bulunmaktadır. Özellikle bölgedeki arıcılarımızın ballarımızın prolin ve antioksidan değeri yabani sarımsak ve endemik flora zenginliği nedeniyle çok yüksek çıkmakta."
Öte yandan, 5 yıl önce bir doğaseverin Kaz Dağları gezisi sırasında Troia Antik Kenti'nde ilk kazıyı gerçekleştiren İngiliz Arkeolog Frank Calvert'in, 1863 ve 1865 yıllarında aile bireyleriyle birlikte, Kazdağları'nda Çoban Paris Mağarası olarak anılan mağarayı ziyaret ettiği ve duvara isimlerini kazıdığı ortaya çıkmıştı.
Bayramiç ilçesine bağlı Evciler Köyü’nde bulunan, doğa ve şifa bilimci Alman bilim insanı Paul Ernst Emil Sintenis’in bitkilerini toplarken Kaz Dağları’nda yaşadığı mağara turizme açılıyor. Atçukuru mevkisindeki mağarada Evciler Köyü Muhtarı Gökhan Öner ile incelemelerde bulunan Bayramiç Kaymakamı Sercan Gökdemir, köylüler tarafından bulunan mağaranın turizme kazandırılması için çalışmalara başladıklarını söyledi.
910 metre rakımda bulunan ve içerisinde büyük bir şelalenin de bulunduğu mağarada 1887 yılında Kazdağları’na gelen doğa ve şifa bilimcisi Sintenis’in yaşadığını ve bölgeden ilk bitkilerini topladığını belirten Kaymakam Sercan Gökdemir, "Dünyanın ilk şifa ve doğa bilimcisi Sintenis, Alman bir botanikçi, eczacı ve bitki koleksiyoncusuydu. İlk bitkilerini o dönemde bu bölgelerden toplayarak Alman ilaç sanayisinin hizmetine sunmuş. İçerisinde Kazdağları’nın bir çok endemik bitkisinin de bulunduğu Sintenis’in herbaryumu, İsveç’te bulunan Lund Üniversitesi’nde korunmakta. Bazı bitkiler ise British Museum, Harvard, New York Botanik Bahçesi ve Ulusal Doğa Müzesi’ni süslemekte. Biz de bu bölgeden elde edilen endemik bitkilerle Kaz Dağları herberyumunu kurmayı planlıyoruz" dedi.
Mağaranın kaç kilometre uzunlukta olduğunu tespit edemediklerini belirten Kaymakam Gökdemir, "Genişliğinin 1,5 metre yüksekliğinin ise 20-30 metreye kadar ulaştığı mağaranın içinden su geçmesi ve çok soğuk olması nedeniyle şu an sonuna kadar giden olmamış. Köylülerden edindiğimiz bilgilere göre içerisinde bazı bölümlerin olduğu ve duvarlarında yazılar olduğu söyleniyor. İlerleyen günlerde bu tespitleri yaparak daha geniş kapsamlı çalışmalara başlayacağız. Mağaranın duvarlarında bulunan yazılar bize büyük bir referans olacak” diye konuştu.
Alpler’den sonra dünyanın oksijen yoğunluğunun en fazla olduğu bölge olan Kaz Dağları’nın endemik flora açısından da ciddi bir zenginliğe sahip olduğunun altını çizen Kaymakam Gökdemir, şunları söyledi:
"Kaz Dagˆları’nda bulunan bir çok endemik bitki, kozmetik ve ilaç sanayisinde kullanılmakta. Binlerce bitki florası bulunan bo¨lgede,70 şifalı endemik bitkinin 32’si dünya da sadece Kaz dağlarında bulunmaktadır. Özellikle bölgedeki arıcılarımızın ballarımızın prolin ve antioksidan değeri yabani sarımsak ve endemik flora zenginliği nedeniyle çok yüksek çıkmakta."
Öte yandan, 5 yıl önce bir doğaseverin Kaz Dağları gezisi sırasında Troia Antik Kenti'nde ilk kazıyı gerçekleştiren İngiliz Arkeolog Frank Calvert'in, 1863 ve 1865 yıllarında aile bireyleriyle birlikte, Kazdağları'nda Çoban Paris Mağarası olarak anılan mağarayı ziyaret ettiği ve duvara isimlerini kazıdığı ortaya çıkmıştı.
Alman Bilim İnsanı Sintenis’in Kaz Dağları’nda Yaşadığı Mağara Turizme Açılacak
4637