Çanakkale Belediyesi tarafından Cumhuriyet'in 100'üncü yılında hizmete açılan Yeşil Yerel Yönetim Binası ve Kültür Merkezi Meydanı, 100'üncü yıl etkinlikleri kapsamında açılışı gerçekleştirilen modern çizgilerle tasarlanmış Atatürk heykeliyle taçlandırıldı.
Cumhuriyet'in 100'üncü yıl etkinlikleri kapsamında düzenlenen Atatürk Heykeli açılış törenine, Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan ve eşi Hale Gökhan, Çanakkale Baro Başkanı Hande Keskin, CHP Çanakkale İl Başkanı Levent Gürbüz, CHP Çanakkale Merkez İlçe Başkanı İbrahim Can Ergun, Gelibolu Belediye Başkanı Mustafa Özacar, Kepez Belediye Başkanı Birol Arslan, belediye meclis üyeleri, belediye başkan yardımcıları, belediye birim müdürleri ve çalışanları, kurum, kuruluş, oda ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, gaziler, Atam Kreşleri minik öğrencileri başta olmak üzere çok sayıda vatandaş katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunması ile başlayan tören, Belediye Başkanı Ülgür Gökhan'ın konuşması ile devam etti.
'GURUR DUYDUĞUMUZ BİNAMIZ ÇOK ÖZEL BİR HEYKELLE TAÇLANACAK'
Bugünün kendi için çok özel bir gün olduğunu söyleyen Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, "Çanakkale için uyandığım, Çanakkale için uğraştığım her gün benim için zaten çok özel ve ayrıcalıklı, ama bugün bir başka. Arkamda 21 yıllık belediye başkanlığı dönemimde Çanakkale'ye kazandırdığımız en önemli eserlerden biri duruyor, Cumhuriyet'imizin 100'üncü yılında kentimize armağan ettiğimiz bu eserimizin yüzyıllarca kentimize hizmet etmesini diliyorum. Halkımıza tüm hizmetlerimizi aynı çatı altında sunduğumuz 'Yeşil Bina'mız gerek verilen hizmetler gerekse kültür merkezinde gerçekleştirilen etkinliklerle, tam da hayal ettiğimiz gibi gece gündüz yaşayan kamusal bir alan haline geldi. Aylardır binamız ve özellikleri hakkında bilgilenmek isteyen konuklar ağırlıyoruz, büyükşehirlere toplantılara davet edilip binamızın hikayesini anlatıyoruz, kısaca binamızla gurur duyuyoruz. Bugün de bu önemli mimari eser, çok özel bir heykelle taçlanacak Heykelde vücut bulan kahraman tabii ki 'Benim en büyük eserim cumhuriyettir' diyen; laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti'mizin kurucusu, değişmez liderimiz, bilgeliğin, cesaretin, zarafetin adı Gazi Mustafa Kemal Atatürk" dedi.
MEYDAN İSMİ İÇİN '100. YIL' ÖNERİLECEK
Modern Atatürk heykelinin Çanakkale'ye çok yakışacağını söyleyen Başkan Gökhan, "Ata'mızın heykelini Cumhuriyetimizin 100'üncü yılına armağan ettik. Ata'mızın İzmir'de halkı selamlarken çekilmiş fotoğrafından esinlenerek inşa edilen heykelimizin, gelen geçen herkesi gururla selamlayarak gururlandırmasını diliyorum. Doldurduğumuz bu meydanın adının da '100. Yıl Meydanı' olması için belediye meclisimizde gerekli kararı önümüzdeki günlerde iftiharla alacağımızı sizlere duyurmak istiyorumö diye konuştu.
MODERN BİNAYA, MODERN HEYKEY
Heykele ilgili bilgi veren Başkan Gökhan, "Modern bir mimari tarzda tasarlanan binamızın Atatürk heykeli de modern heykelcilik anlayışıyla tasarlandı ve paslanmaz çelikten sanatçı Rıdvan Sevim'in Bursa'daki sanat atölyesinde titizlikle yapıldı. Kendisine ve ekibine aylar süren bu çalışma için çok teşekkür ediyorum. Binamızın cephelerine gelip konan turnaları da göreceksiniz. Türkülere de konu olmuş 'Allı turnalar bizim ele vardı' Neden turna? Turnalar tarih boyunca insanların ilgisini çekmiş gerek yaradılışı gerek görüntüsüyle türkülere, ağıtlara konu olmuştur. Bazı türkülerde; hasretin, özgürlüğün, cesaretin, bolluğun, bereketin adı. Göç yoluna düştüklerinde arkalarına aldıkları sürünün sorumluluğunu paylaşarak dayanışmanın sembolü, parlayan gümüş rengi telleriyle de gelinlerin süsü olmuştur turnalar. Turnalar, bugün insanlar arasında bile zor bulunan sevgi, vefa, bağlılık, dostluk gibi kavramların hayvanlar alemindeki timsalidir. Niye mi? Kuluçka zamanı yuvayı nöbetleşe bekledikleri, eşi ölen turna yedi yıl yas tuttuğu için. İşte biz de 'Atatürk'ümüzle birlikte binamıza bir de turnalar yakışır' dedik ve binamızı turna kuşlarıyla süsledik" diye konuştu.
'CUMHURİYETİMİZİ KORUMA VE KOLLAMA ÜLKÜSÜNDEN ASLA VAZGEÇMEYECEĞİZ'
Başkan Gökhan, şöyle devam etti:
"1915'te hemen karşı kıyımızda adeta kıyamet kopuyordu, emperyalistler olanca güçleriyle boğazımızı zorluyordu, onların silah gücü, insan gücü vardı ama bir şey eksikti, iman gücü. Vatan Şairi Mehmet Akif Ersoy'un 'Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var' dizesiyle İstiklal Marşımızda da ifade ettiği gibi; bu iman gücü, bu vatan aşkı, bu inanç adeta bir set oldu düşmanı geri püskürttü, yetmedi 'milli mücadele' ruhuyla tüm Anadolu'yu sardı sarmaladı, ülkeyi uçurumun kenarından Cumhuriyetin faziletlerine taşıdı. İşte bu nedenle bugün mavisini doyasıya içimize çektiğimiz Çanakkale Boğazı'nda, dostluk içinde yaşadığımız barışın kenti Çanakkale'mizde, modern Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşlarını anmak çok ama çok kıymetli. Türlü zorlukların, içeriden dışarıdan türlü tehditlerin, ihanetlerin yıldıramadığı 100 yıl önce Cumhuriyeti kuran irade ve bu iradeyi omuzlayan Gazi Mustafa Kemal Atatürk ne demişti; 'Yurtta Sulh Cihanda Sulh.' Ama sorarım var mı cihanda sulh? İşte Gazze yanıyor; İsrail bebek, kadın, yaşlı, hastane demeden yıkıp yakıp geçiyor, tüm dünyanın gözleri önünde Orta Doğu'da yine bir katliam yaşanıyor. 'Silahlar sussun' dedikçe çocuklar ölüyor, 'Barış hakim olsun' dedikçe bombalar patlıyor, masum insanlar yine iki ateşin ortasında kalıyor. Hiçbirimiz dinimizden, dilimizden, etnik kökenimizden dolayı savaşı, yokluğu, yerinden edilmeyi hak etmiyoruz. Herkes insanlık onuruna yakışan, barış ve güven içinde bir yaşamı hak ediyor."
"Şimdi Cumhuriyetin ikinci yüzyılı başlıyor" diyen Başkan Gökhan, konuşmasını "Bu cennet ülkede, en büyük esere sahip çıkmak, Cumhuriyetimizi korumak ve kollamak ülküsünden asla vazgeçmeyeceğiz. Cumhuriyeti; varlığımızı ve değerlerimizi korumak için demokrasi, hak, hukuk, adalet ve özgürlükler için, barış için bağrımıza basacağız. Çünkü; özgürlüğü ve barışı sevenlere, koruyanlara ancak Cumhuriyet yaraşır. Ben tüm kalbimle inanıyorum, biliyorum Cumhuriyeti kuranlar da buna inanıyordu; çünkü heykelimizin kaidesinde de yazan Ata'mızın tarihe geçen 'Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır' sözü ancak koşulsuz ve şartsız milletine duyulan güvenle söylenebilecek sözlerdir. Sevgili dostlar; laik, demokratik bir hukuk devleti olan Cumhuriyetimizin ilan edilişinin 100. yılında bu kutsal, bu kadim Barış şehrinin Belediye Başkanı olmanın gururuyla; Ülkemizin varlığının, milletimizin egemenliğinin, demokrasinin gücünün, hukukun üstünlüğünün üzerine hiçbir karanlık gölgenin düşmemesini diliyor, Cumhuriyetimizin 100. Yılını gururla tebrik ederken, onu bizlere armağan eden kahramanlara sonsuz minnet ve teşekkürlerimi sunuyorum" diyerek tamamladı.
Başkan Gökhan'ın konuşmasının ardından ise, Atatürk heykelinin açılışı yapıldı. Başkan Gökhan ve davetliler günün anısına heykelle hatıra fotoğrafı çektirdi. Öte yandan, Eğitmen Görkem Önal'ın sunuculuğunu gerçekleştirdiği açılış törenine Can Can Band'ın bando konseri de renk kattı.
Kaynak: DHA
Cumhuriyet'in 100'üncü yıl etkinlikleri kapsamında düzenlenen Atatürk Heykeli açılış törenine, Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan ve eşi Hale Gökhan, Çanakkale Baro Başkanı Hande Keskin, CHP Çanakkale İl Başkanı Levent Gürbüz, CHP Çanakkale Merkez İlçe Başkanı İbrahim Can Ergun, Gelibolu Belediye Başkanı Mustafa Özacar, Kepez Belediye Başkanı Birol Arslan, belediye meclis üyeleri, belediye başkan yardımcıları, belediye birim müdürleri ve çalışanları, kurum, kuruluş, oda ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, gaziler, Atam Kreşleri minik öğrencileri başta olmak üzere çok sayıda vatandaş katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunması ile başlayan tören, Belediye Başkanı Ülgür Gökhan'ın konuşması ile devam etti.
'GURUR DUYDUĞUMUZ BİNAMIZ ÇOK ÖZEL BİR HEYKELLE TAÇLANACAK'
Bugünün kendi için çok özel bir gün olduğunu söyleyen Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, "Çanakkale için uyandığım, Çanakkale için uğraştığım her gün benim için zaten çok özel ve ayrıcalıklı, ama bugün bir başka. Arkamda 21 yıllık belediye başkanlığı dönemimde Çanakkale'ye kazandırdığımız en önemli eserlerden biri duruyor, Cumhuriyet'imizin 100'üncü yılında kentimize armağan ettiğimiz bu eserimizin yüzyıllarca kentimize hizmet etmesini diliyorum. Halkımıza tüm hizmetlerimizi aynı çatı altında sunduğumuz 'Yeşil Bina'mız gerek verilen hizmetler gerekse kültür merkezinde gerçekleştirilen etkinliklerle, tam da hayal ettiğimiz gibi gece gündüz yaşayan kamusal bir alan haline geldi. Aylardır binamız ve özellikleri hakkında bilgilenmek isteyen konuklar ağırlıyoruz, büyükşehirlere toplantılara davet edilip binamızın hikayesini anlatıyoruz, kısaca binamızla gurur duyuyoruz. Bugün de bu önemli mimari eser, çok özel bir heykelle taçlanacak Heykelde vücut bulan kahraman tabii ki 'Benim en büyük eserim cumhuriyettir' diyen; laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti'mizin kurucusu, değişmez liderimiz, bilgeliğin, cesaretin, zarafetin adı Gazi Mustafa Kemal Atatürk" dedi.
MEYDAN İSMİ İÇİN '100. YIL' ÖNERİLECEK
Modern Atatürk heykelinin Çanakkale'ye çok yakışacağını söyleyen Başkan Gökhan, "Ata'mızın heykelini Cumhuriyetimizin 100'üncü yılına armağan ettik. Ata'mızın İzmir'de halkı selamlarken çekilmiş fotoğrafından esinlenerek inşa edilen heykelimizin, gelen geçen herkesi gururla selamlayarak gururlandırmasını diliyorum. Doldurduğumuz bu meydanın adının da '100. Yıl Meydanı' olması için belediye meclisimizde gerekli kararı önümüzdeki günlerde iftiharla alacağımızı sizlere duyurmak istiyorumö diye konuştu.
MODERN BİNAYA, MODERN HEYKEY
Heykele ilgili bilgi veren Başkan Gökhan, "Modern bir mimari tarzda tasarlanan binamızın Atatürk heykeli de modern heykelcilik anlayışıyla tasarlandı ve paslanmaz çelikten sanatçı Rıdvan Sevim'in Bursa'daki sanat atölyesinde titizlikle yapıldı. Kendisine ve ekibine aylar süren bu çalışma için çok teşekkür ediyorum. Binamızın cephelerine gelip konan turnaları da göreceksiniz. Türkülere de konu olmuş 'Allı turnalar bizim ele vardı' Neden turna? Turnalar tarih boyunca insanların ilgisini çekmiş gerek yaradılışı gerek görüntüsüyle türkülere, ağıtlara konu olmuştur. Bazı türkülerde; hasretin, özgürlüğün, cesaretin, bolluğun, bereketin adı. Göç yoluna düştüklerinde arkalarına aldıkları sürünün sorumluluğunu paylaşarak dayanışmanın sembolü, parlayan gümüş rengi telleriyle de gelinlerin süsü olmuştur turnalar. Turnalar, bugün insanlar arasında bile zor bulunan sevgi, vefa, bağlılık, dostluk gibi kavramların hayvanlar alemindeki timsalidir. Niye mi? Kuluçka zamanı yuvayı nöbetleşe bekledikleri, eşi ölen turna yedi yıl yas tuttuğu için. İşte biz de 'Atatürk'ümüzle birlikte binamıza bir de turnalar yakışır' dedik ve binamızı turna kuşlarıyla süsledik" diye konuştu.
'CUMHURİYETİMİZİ KORUMA VE KOLLAMA ÜLKÜSÜNDEN ASLA VAZGEÇMEYECEĞİZ'
Başkan Gökhan, şöyle devam etti:
"1915'te hemen karşı kıyımızda adeta kıyamet kopuyordu, emperyalistler olanca güçleriyle boğazımızı zorluyordu, onların silah gücü, insan gücü vardı ama bir şey eksikti, iman gücü. Vatan Şairi Mehmet Akif Ersoy'un 'Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var' dizesiyle İstiklal Marşımızda da ifade ettiği gibi; bu iman gücü, bu vatan aşkı, bu inanç adeta bir set oldu düşmanı geri püskürttü, yetmedi 'milli mücadele' ruhuyla tüm Anadolu'yu sardı sarmaladı, ülkeyi uçurumun kenarından Cumhuriyetin faziletlerine taşıdı. İşte bu nedenle bugün mavisini doyasıya içimize çektiğimiz Çanakkale Boğazı'nda, dostluk içinde yaşadığımız barışın kenti Çanakkale'mizde, modern Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşlarını anmak çok ama çok kıymetli. Türlü zorlukların, içeriden dışarıdan türlü tehditlerin, ihanetlerin yıldıramadığı 100 yıl önce Cumhuriyeti kuran irade ve bu iradeyi omuzlayan Gazi Mustafa Kemal Atatürk ne demişti; 'Yurtta Sulh Cihanda Sulh.' Ama sorarım var mı cihanda sulh? İşte Gazze yanıyor; İsrail bebek, kadın, yaşlı, hastane demeden yıkıp yakıp geçiyor, tüm dünyanın gözleri önünde Orta Doğu'da yine bir katliam yaşanıyor. 'Silahlar sussun' dedikçe çocuklar ölüyor, 'Barış hakim olsun' dedikçe bombalar patlıyor, masum insanlar yine iki ateşin ortasında kalıyor. Hiçbirimiz dinimizden, dilimizden, etnik kökenimizden dolayı savaşı, yokluğu, yerinden edilmeyi hak etmiyoruz. Herkes insanlık onuruna yakışan, barış ve güven içinde bir yaşamı hak ediyor."
"Şimdi Cumhuriyetin ikinci yüzyılı başlıyor" diyen Başkan Gökhan, konuşmasını "Bu cennet ülkede, en büyük esere sahip çıkmak, Cumhuriyetimizi korumak ve kollamak ülküsünden asla vazgeçmeyeceğiz. Cumhuriyeti; varlığımızı ve değerlerimizi korumak için demokrasi, hak, hukuk, adalet ve özgürlükler için, barış için bağrımıza basacağız. Çünkü; özgürlüğü ve barışı sevenlere, koruyanlara ancak Cumhuriyet yaraşır. Ben tüm kalbimle inanıyorum, biliyorum Cumhuriyeti kuranlar da buna inanıyordu; çünkü heykelimizin kaidesinde de yazan Ata'mızın tarihe geçen 'Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır' sözü ancak koşulsuz ve şartsız milletine duyulan güvenle söylenebilecek sözlerdir. Sevgili dostlar; laik, demokratik bir hukuk devleti olan Cumhuriyetimizin ilan edilişinin 100. yılında bu kutsal, bu kadim Barış şehrinin Belediye Başkanı olmanın gururuyla; Ülkemizin varlığının, milletimizin egemenliğinin, demokrasinin gücünün, hukukun üstünlüğünün üzerine hiçbir karanlık gölgenin düşmemesini diliyor, Cumhuriyetimizin 100. Yılını gururla tebrik ederken, onu bizlere armağan eden kahramanlara sonsuz minnet ve teşekkürlerimi sunuyorum" diyerek tamamladı.
Başkan Gökhan'ın konuşmasının ardından ise, Atatürk heykelinin açılışı yapıldı. Başkan Gökhan ve davetliler günün anısına heykelle hatıra fotoğrafı çektirdi. Öte yandan, Eğitmen Görkem Önal'ın sunuculuğunu gerçekleştirdiği açılış törenine Can Can Band'ın bando konseri de renk kattı.